CHP GENEL MERKEZİNİN YAPTIĞI AÇIKLAMALAR BASIN MENSUPLARINA AKTARILDI.

Bugünkü basın toplantımıza başlarken öncelikle sn. Başbakanımızın geçirmiş olduğu ameliyattan dolayı geçmiş olsun der acil şifalar dileriz . İçerde ve dışarda çok hareketli günler yaşamaktayız. Bu nedenledir ki ülkeyi adım adım savaşa götüren iktidar gündem değişikliği yaratarak parlamentoyu meşgul etmektedir. Sn. Başbakanın Dersim hakkındaki açıklamalarını hayretler içinde dinledik. Bizi hayrete düşüren Türkiye Cumhuriyeti Başbakanının Türkiye Cumhuriyeti’ne olan kinini artık gizleyememesidir. Yalan yanlış ifadelerle Cumhuriyet dönemine ve yöneticilerine kin kusmuştur. Sn. Başbakanın yapmaya çalıştığı kesinlikle Dersim halkının hakkını aramak değildir. İki sözünden birinde, o dönemki Chp yöneticilerine saldırarak kendince nihai hedefe yaklaşmaya çalışıyor. O nihai hedefte Atatürk’tür. Yaşanılan dönemi asla zamanın koşullarından ayrı değerlendiremezsiniz. Savaşlardan yeni çıkmış bir ülke ve çiçeği burnunda olan bir Cumhuriyet yönetimi var. Rejim karşıtı hareketlerini, din propagandalarıyla süsleyen her türlü yapılanmaya karşı direnen, kurduğu birliği tehlikeye atmayan bir dönemden bahsediyoruz. Sn. Genel Başkanımız da Dersim!li oluşuyla övünen bir açıklama yapmıştır. Ancak maalesef Akp hükümeti oy rantı uğruna dersim ajitasyonu yapmaktadır. Genel Başkanımızın da dile getirdiği gibi; - ne acıdır ki Erdoğan'ın zihin haritası Ermeni Disaporası’nın zihin haritasıyla aynıdır. Ama gözü öyle döndü ki Başbakan yakında Ermeni soykırımı iddialarını bu millete dayatırsa hiç şaşırmamak gerekir. Merakla beklediğimiz bedelli askerlik yasası mecliste iktidarın öngördüğü gibi kabul edildi. 12 haziran 2011 seçimleri öncesinde Chp olarak bizimde bedelli askerlik konusunda projemiz vardı. Biz bunu meydanlarda dile getirdiğimizde sn. Başbakan “parası olan askere gitmeyecek parası olmayan fakir -fukara askere gidecek diyerek bunu referanduma götüreceğini” söylemişti. Halbuki Chp’nin projesinde herkese yer vardı. Örneğin yıllık geliri 12 bin tl’nin altında olanlar hiçbir ücret ödemeden Bedelli askerlik yasasından yararlanacaktı. Bu gün kabul edilen yasaya göre ise 30 bin tl’si olan bu yasadan faydalanabilecek. Sosyal adalet göz ardı edilmiştir, ayrıca Chp’nin yasa önerisinde 21 günlük temel eğitim vardı buda Burdur ekonomisine büyük bir katkı sağlamaktaydı. Ama bugünkü çıkan yasayla burdur esnafı da çok büyük darbe yemiştir. Sn. Başbakanın her zaman olduğu gibi seçim öncesi söylemi ile seçim sonrası eylemi yine çelişmiş ve aldatılan Türk halkı olmuştur. Tek günahı Chp’nin kalesi olan İzmir Belediyemiz yine bir baskınla gündeme geldi. Bu baskınlar sadece psikolojik olarak İzmir halkını yıldırmaya değil tüm Chp’li Belediyelere yöneliktir. Genel Başkanımız sn. Kılıçdaroğlu’nunda değindiği gibi; “İzmir üzerinde oynanan oyunlar tüm Chp’li Belediyelere karşı oynanmaktadır.” Chp’li belediyeler baskı altında tutulmaktadır. Ama iktidara ait olan Belediyeler de hiç bir soruşturmaya gerek olmadan bizzat sn. Başbakanın kefaleti ile savunulmaktadır. Bilgi istiyorsanız her türlü bilgi verilir. Sabahın 06:00'sında Belediyeye baskın yapmak çağdışı bir kafanın anlayışıdır baskılar daha gelecek, ama her baskı bizi daha da bileyecektir. Tüm bu baskılara direnişin simgesi olan güzel İzmir’imizde daha çok demokrasi daha çok özgürlük için; 4 aralık 2011 pazar günü saat:13:00 de Gündoğdu MeydanI’nda sn. Genel Başkanımızın katılımıyla bir miting düzenlenecektir. Bu mitingimize tüm halkımız davetlidir. Hepinizin bildiği gibi sn. Başbakan yabancı bir ülkenin dergisinde kapak resmi oldu. Konunun içeriğinde ise Başbakanın yeniden şekillenen Ortadoğu için rolünden bahsediliyor. Coğrafyamız Emperyalistler tarafından yeniden düzenlenirken, sn. Erdoğan katkılarından dolayı olsa gerek kapak resmi olarak ödüllendiriliyor. Abd Dışişleri Bakanı Clinton ise Suriye için Türkiye’nin görevlendirildiğini resmen açıkladı. Bu yeni oluşumu anlamak için Ortadoğu ülkelerinin son zamanlarda ne halde olduğunu görmek yeterli. Sn Başbakan Amerika ağzıyla Suriye’ye ateş püskürürken, bakın hangi ifadeleri kullanıyor. “kime karsı savaşacaksın, ülkedeki müslüman kardeşlerine karsımı. Tanklarla toplarla iktidar bir yere kadar, gün gelecek sende gideceksin, o koltuklar baki değil, alıyor sarıklı hocayı fotoğraf çektiriyorsun, kimi kandıracaksın ülkendeki saf müslümanı mı?” Başbakan komşu ülkelerde bu kadar özgürlükçü konuşmalar yaparken memleketimizde yıllardır içerde olan ve suçu sadece Akp karşıtlığı olan vatandaşlarımız gün geçtikçe yıkılıyor ölüyor. Gazeteci yazar Mustafa Balbay parmaklıklar arkasında 1000. Gününü sayıyor. Sn Başbakana sesleniyoruz. Özgürlük dağıtmaya kendi memleketinden başlarsan çok daha isabetli olacaktır.

Yorumlar